Rahim ağzı kanseri, günümüzde meme kanserinden sonra en sık görülen kadın kanseri türlerinden biridir. Teknolojinin ve tedavi yöntemlerinin gelişmesi sayesinde erken tanı ve tedavi olanakları artmıştır. , yaygın olarak Pap smear testi olarak bilinir. Bu testin düşük maliyeti ve yaygın kullanımı nedeniyle en sık tercih edilen yöntemdir. İlk kez 1943 yılında uygulanmaya başlanmıştır. Rahim ağzında bulunan hücrelerin yapısını kontrol etmek ve bölgede oluşabilecek enfeksiyonları tespit etmek için kullanılan bir test türüdür.

Rahim ağzı kanseri, hiç cinsel ilişki yaşamamış kadınlarda nadir görülmektedir. Rahim ağzı kanseri testi uygulaması, bireyin kanser olma olasılığına göre değişiklik göstermektedir. Tek eşli olan ve düzenli cinsel birliktelik yaşayan kadınlar yılda bir defa test yaptırabilir. Bunun yanında kanser olma riski yüksek kadınların altı ayda bir Pap smear testi yaptırmaları gerekmektedir. Kanser olma riski düşük kadınlar ise doktor kontrolü altında bir yıldan daha uzun sürelerde de test yaptırabilirler.

Rahim ağzı kanseri testi, jinekolojik muayene sırasında uzman bir doktor tarafından gerçekleştirilir. Pap smear testi için en uygun dönem, adet dönemi bittikten sonraki ilk haftadır. Ancak adet görülmeyen her dönemde de yapılabilir. Jinekolojik muayene pozisyonunda yatırtılan hastaya, vajinanın tam olarak açılması ve rahim ağzının görülebilmesi için spekulum adı verilen bir alet takılır. Doktor, rahim ağzından özel bir alet yardımı ile salgılanan sıvıdan örnek alır. Uygulama beş saniye kadar sürer ve hasta acı hissetmez. Özel olarak üretilmiş bir alet yardımı ile alınan salgı, cam bir yüzeye aktarılır ve patolojik incelemeye gönderilir. Test, genellikle üç gün içinde sonuçlanır.

Testi uygulamadan önce hastanın, üç gün öncesinden itibaren vajinada krem veya fitil gibi şeyler kullanmaması ve cinsel birliktelik yaşamaması gerekmektedir. Pap smear testi; adet döneminde olan kadınlara, aşırı adet görenlere, rahim ağzı yarası bulunanlara ve akıntısı olan kadınlara uygulanmamalıdır. Ancak hamilelik döneminde tehlikeli bir durum yoksa uygulama yapılabilir.

Pap smear testi, rahim ağzı kanserini tam olarak göstermeyebilir. Bu test, sadece rahim ağzında normal olmayan bir problemin olup olmadığını belirlemek içindir. Şüpheli bir durum varsa farklı testler de uygulanmalıdır. Rahim ağzı kanserine teşhis koyabilmek için Pap smear testinin yanı sıra, gelişen teknolojik imkanlar da kullanılmalıdır.

Rahim ağzı kanseri, insan papilloma virüsü (HPV) enfeksiyonu ile güçlü bir ilişkiye sahiptir. Bu nedenle, HPV aşıları rahim ağzı kanseri riskini azaltmada önemli bir rol oynamaktadır. HPV aşıları, genellikle cinsel aktif olmadan önce yapılması önerilen bir önleyici tedbirdir. Ayrıca, düzenli jinekolojik kontroller ve sağlıklı yaşam tarzı benimsemek, rahim ağzı kanseri riskini azaltmada önemli faktörlerdir.